“…Ölüm nedir biliyor musun? Önünde sonunda çalacağımız tek hakîkat kapısı, bizi bir yaradan var, yaradanın emriyle gene kendisine dönüşümüzdür ölüm, bir daha ölmemek üzere dönüşümüzdür ona.” diyerek ölümü anlatan fikir dünyamızın öncülerinden, “Yedi Güzel Adam”ın bu dünyadaki son temsilcisi Üstad Rasim Özdenören 23 Temmuz 2022 tarihinde dâr-ı bekâya irtihal eylemiştir.
Modern öykünün en önemli örneklerini ortaya koyan, düşünce ve öykü dünyamızın kurucu ve öncü isimlerinden olan Üstad Rasim Özdenören’in hayatında baştan sona zarafet vardı, zarif bir şekilde yazdı ve yaşadı. Yazmış olduğu öyküleri, hikayeleri üzerine tezler yazılmış, araştırmalar yapılmış, hakkında birçok sempozyumlar, paneller düzenlenmiştir fakat o her zaman sessiz ve sade yaşamı tercih etmiş, her daim mütevazi hâli ile örnek olmuştur.
İlk öykülerinden hemen sonraki dönemlerde Üstad’ın tasavvufa doğru yöneliş içerisine girdiği eserlerinde gözükmekte olup, özellikle “Denize Açılan Kapı” kitabındaki öyküleriyle tam anlamıyla modern insanın bunalımlarına çare olacak öyküler yazmıştır.
Sözleri ile davranışları bir olan insanların hem sözleri tesirli olur, hem hâlleri bir şeyler anlatır anlayabilene.. Üstad Rasim Özdenören de öyle idi. Hâli ile kâli birdi… Müslümanca yaşamanın nasıl olması gerektiğini kalemiyle yazdı, hayatıyla gösterdi.
“Müslümanın en etken tebliğ aracı, bizzat yaşayışıdır.” diyerek hayatıyla örnek olan Üstad, çağımızın belki de en büyük hastalığına şöyle yorumda bulunurdu: “Müslüman, çağın gözüyle İslam’a bakmaz, İslam’ın gözüyle çağa bakar.”
“İçinizdeki İslam’ı gösterin. Çünkü İslam, sizin üzerinizde görünmek ister. İman gizlidir, İslam açık. İman kalptedir, İslam zahirde.” Sözleriyle İslam’ın sadece kalpteki imanla sınırlı olmaması gerektiğini, hayatın her ânında, her alanında bulunmasının elzem olduğunu dile getirmiş, hayat tarzımızın da her daim İslam’ı haykırması gerekliliğine vurgu yapmıştır.
Dert sahibiydi, okurdu, yazardı. Eşi hanımefendi kendisi ile ilgili şöyle demiştir: “…Gençliğinden beri böyleydi, bir boş vakit olsa, gidelim de filanlarda bir çay içelim, falan yere gidelim de biraz oturalım, açalım da biraz televizyon seyredelim demedi hiç. Ya okudu, ya yazdı…” Gençlere de öyle tavsiyede bulunurdu: “Bol bol okuyun ve okumayı terk etmeyin. Derdi olan insan okur, derdi olmayan da okuyarak dert sahibi olur. Asıl mesele bir derdimizin olmasıdır.”
Ve yine okumak üzerine şu sözü oldukça manidardır: “Okuyup anlamak, bilmek gerek. Çünkü insan en çok bilmediğine düşmandır…”
Vatanına, milletine sevdalıydı… Yaşadığımız coğrafyayı, Anadolu’yu ve dünyaya buradan bakmayı bizlere öğreten Rasim Özdenören, “Hem bu deveyi güdeceğiz, hem bu diyarda kalacağız.” derdi.
Üstad Rasim Özdenören, “Müslümanca Düşünme Üzerine Denemeler”, “Müslümanca Yaşamak”, “Gül Yetiştiren Adam”, “Eşikte Duran İnsan”, “Denize Açılan Kapı” ve “Aşkın Diyalektiği” başta olmak üzere birçok kitap yazmıştır.
“Allah’tan başkasına kulluk edeni, Allah her şeye kul eder.” diyen ve Rabbine güzel bir kulluk ile ömrünü tamamlayan, çağımızın önemli mütefekkiri Üstad Rasim Özdenören’e Cenab-ı Hak’tan rahmet diliyor, mekânının cennet, makamının âlî olmasını Rabbimizden niyaz ediyoruz.
12
6
2
